top of page

YARGILANMA KORKUSU

Bugün bu konu hakkında yazmam tesadüf değil aslında...Fazla kişisel olan ilk yazıma hoş geldiniz! İnsan psikolojisi bir garip açıkçası. Üzerine saatlerce konuşulası. 17 yıldır tanıdığım "kendim" ilk defa yargılanmaktan korktu. İlk defa " Aman, ne derler!" diye düşündü.


Kimsenin bakışlarından korkarak kahkaha atmadım bu zamana kadar, hiçbir işimden başkaları için vazgeçmedim. Ancak cidden Sartre'nin de dediği gibi "öteki" cehennem demek.


Benim ötemdekiler, diğerler yüzünden cehennemi yaşadım birkaç ay ben. Sanki yaptığım her şey birilerine dokunuyordu, sanki her şey onları ilgilendiriyordu. Herkes konuştu. " Başaramazsın.", "Çok uçuyorsun." , "Podcast ne ya, çok cringe"... Hayal kurmaya fikri aksiyon almaya zikri olmayanlar bir de beni yargılıyordu! Normalde 3. şahıs kelimelerini bile barındırmayan beynim ise bu sefer nedense duydu o fısıldaşmaları. Düşündü ve de kırıldı biraz.


İnanın, neden öyle yaptı bilmiyorum. Ama tek seferlik bir şeydi galiba çünkü şuan eski halimdeyim. BEN KİMSEYİ UMURSAMADAN VE KORKMADAN AYLARDIR UĞRAŞTIĞIM PODCASTİMİ ÇIKARDIM! Yenilmediğim için mutluyum ama yine de keşke insanlar hiç savaşmasa. Keşke hiç karışmasa bazen bazıları, keşke herkesi bir silkeleyip "Boşver onları!" diyebilsem. Keşke yargılanması gereken şeyler için yargılasak. Keşke temelsiz argümanlarla yapılan toxic yorumlara hiç aldırmasak. Keşke açsan o YouTube hesabını, keşke atsan o güldüğün fotoğrafı.

Yanlış anlaşılmasın, "yargı" önemli bir mekanizmadır. Yalnızca otoriteler için değil toplumlar için de. Tabi ki yargılamalıyız. Ama ortada bir suç olmadığı sürece, karşıdakinin çok umrundaymışız gibi yargılamamalıyız mesela. "Ay, o ne giymiş öyle?" , "Duydun mu, kaç almış sınavdan!", "Deliye bak be, kim umursar senin girişimlerini." "Bu güzl kızın yanına bu çocuk hiç gitmemiş." dememeliyiz mesela. Böyle sıralayınca, "Kim der bunları?" diye düşündüğünüze eminim. Ancak hepimizin bunlara benzer şeyler söylediğine veya düşündüğüne de eminim. Kendimi bu konuda şöyle yaparak eğitmiştim, egoist olarak! O kadar sadece kendim umrumda oluyorum ki bazen, böyle yargılara vaktim olmuyor. Elbet her insanın toxicleşme kapasitesi vardır. Burda yardımımıza entelektüelite ve yoğunluk koşar.


Toxicliğin sadece yapılana değil yapana da zarar verdiğini fark etmiyor musunuz? Bir başkasına çirkin derken nasıl aynanın karşısında güzel hissedebilir insan, sürekli eleştirirken nasıl özgüvenli hisseder?


Bu yüzden ben güzel göreceğim iyi yürekli insanları. En küçük adımları bile destekleyeceğim. Kendi moda anlayışımı bir zorunluluk gibi görmeyeceğim mesela. Seçimlere de seçilmeyenlere de saygı duyacağım. Böylece cesur olacağım ben! Bir başkası için yaşamayacak, intikamımı başararak alacak, gülecek ve yerlerde tepineceğim!

"Deli Zeyn" olacağım. "Sen olmak ne zor." dedirteceğim.


Çünkü aciz vücutlara sığmaz büyük zihinler...

Comments


bottom of page